Okan Halay, Antalyaspor hakkında konuştu

Erkekler Liginin sonlarına yaklaşılırken Antalyaspor’dan ayrılan ve ayrılma nedeni hakkında daha sonra konuşacağını belirten Okan Halay, Hentbolhaber.Net’e yazılı açıklama yaptı.

HENTBOLHABER.NET – Erkek A Milli Takım yardımcı antrenörü ve eski Antalyaspor antrenörü Okan Halay, Hentbolhaber.Net’e yaptığı açıklamada şunları paylaştı:

“2016-2017 Süper Lig sezonunun tamamlanmasına kısa bir süre kala Antalyaspor  kulübünden ayrıldım. Sezonun henüz tamamlanmamış olması ve bu çerçevede  tüm yıl boyunca yapılan çalışmalara negatif yönde etki etmemek adına  tüm taleplere rağmen ayrılma gerekçelerimi açıklama cihetine gitmemiştim. Ben de verdiğim sözü yerine getirmek adına konu ile ilgili ilk ve son kez açıklamalarda bulunuyorum.

İki sezon  Antalyaspor Kulübü Hentbol Takımında görev yaptım.  Antalyaspor  Hentbol Takımında göreve başladığımda  kısa süreli  beklentilerden  ziyade hedefim,  uzun vadede süreklilik  arz eden   başarılara ulaşmak,  takım kültürü  oluşturmak,  Antalyaspor gibi marka olmuş bir kulübü aynı niteliklere sahip Beşiktaş Spor Kulübüne  rakip olabilecek düzeye ulaştırmak,  uluslararası arenada adından söz ettirecek bir takım yaratmaktı.  Bu hedefin,  alt yapısı olmayan, çatısı kurulmamış ve her yıl değişkenlik gösteren oyunculardan oluşan takım ile gerçekleştirilemeyeceğinin bilinciyle bir yol haritası belirledim. Bahsini ettiğim unsurların oluşturulması bir süreç  gerektiriyordu. Bu süreçte,  başarının  ekip çalışması ile mümkün olabileceği aşikardı. Amaç dahilinde oyuncusundan yöneticisine takımı oluşturan tüm kadrolar ile bu durum paylaşılarak  izlenecek yöntemler noktasında fikir alış verişinde bulunuldu. Aldığım destek çerçevesinde çalışmalarımı sürdürdüm. Ancak bu noktada; hentbol branşına ayrılan bütçenin süper ligde yer alan kulüplerin bütçelerine nazaran daha küçük olması, Buna rağmen  beklentinin mantıksal çerçevede olması muhtemel durumdan daha da  yüksek olması, Bütçe ile doğru orantılı olarak takımda yer alan sporcuların niteliğinin bu beklentileri karşılama noktasında yetersiz kaldığı, aynı zamanda takımdaki oyuncu sayısının kısıtlı olmasından kaynaklı olarak 8-10 kişilik grup ile antrenman yapılarak müsabakalara hazırlanma durumunda kalındığı, Ligin uzun soluklu olduğu düşünüldüğünde karşılaşılan sakatlanma, ceza alma gibi durumlarda kadro derinliği olmadığından sahaya sürülecek takımı oluşturma noktasında sorunlar yaşandığı, bununla birlikte alternatifsiz, kısıtlı bir kadro üzerinde  çeşitli  gerekçeler gösterilerek müzakere edilmeksizin takıma müdahale etme yoluna gidildiği,  antrenörlük misyonumun yanı sıra görev tanımım dışında  birçok sorumluluğu üzerimde taşımak durumunda kalmak beni hem üzdü, hem de çok yordu.

Yıllarca hem Hentbol Türk Milli Takımında hem de çeşitli kulüplerde görev aldım, ulusal ve uluslararası birçok başarı yaşadım. Gerek sporculuk gerekse de antrenörlük  hayatımda çok çalışkan, hırslı, pes etmeyen bir çizgide oldum,  her zaman  sahaya kazanmak için çıktım ve hedefler koydum. Hedefe ulaşmada  fiziksel, tekniksel, taktiksel, mental manada yapılan çalışmalar ile  bu süreçte gösterilen performansın önemli  olduğu kanısındayım. Artık  dünyada takım sporlarında,  bireysel oyuna dayalı sadece bir iki sporcu üzerine kurgulanmış  kadronun yerine, takım oyununa dayalı sistem ile tüm kadronun verimli bir şekilde kullanılması  hedeflenmektedir. Bu sistem anlayışının  rekabeti,   rekabetin yani alternatifi olma durumunun  çok çalışmayı, takım olabilmeyi ve beraberinde takım ruhunun oluşmasına neden olduğu tartışmasız bir gerçektir. Bu bakış açısı ile takım ruhunu oluşturabilme becerisine sahip  kulüplerin başarıya ulaştığı açıktır. Takım ruhunun oluşmasında, birliktelik, sonuna kadar mücadele  etme, pes etmeme, aidiyet duygusu, güven, sorumluluk alma  gibi değerler etkilidir. Başarı, kararlılık, tutarlılık,  istikrar, temele önem verme, kısa süreli başarılardan ziyade uzun vadeli planlamadan beslenir. Buradan hareketle, her sezon tamamen yenilenen, çoğunluğu yabancı oyunculardan oluşan takım oluşturmaktan ziyade,   hem Türk hentbolüne  hem de Antalyaspor Kulübüne katkı sağlayacak,  takımın temelini oluşturacak bir ekip yaratmak üzere ben ve bu işe gönül veren çalışma arkadaşlarımla birlikte Antalyaspor Hentbol Takımının alt yapı çalışmalarına başlanılmış ve iki yıldır bu  çalışmalar aktif olarak sürdürülmektedir.

Antalyaspor Kulübünde görev yaptığım süre içerisinde,  hentbolu sevdirme, hentbol sporu kanalıyla  birçok kişiye ulaşma ve devamında   hentbol kültürü oluşturmayı amaç edindim. Zira bu amacın uzun soluklu, fedakarlık ve sabır isteyen bir yol olduğu ortadadır. Sanırım, ülke olarak gerek sporda  gerekse de  birçok alanda yaptığımız yanlışlardan birinin, kısa vadeli planlar ile günü kurtarmaya çalışma mantelitesi ile hareket etmek olduğunu düşünüyorum. Her şeye rağmen, hentbol camiasına katkı sağlayacak potansiyele sahip güzide şehirlerimizden Antalya'nın  bu bakış açısı ile başarılara imza atacağı inancındayım. Ben de hentbol adına Antalya'da bu ruhu bir nebze de  olsa yaratabildiysem ne mutlu bana . Bu forma altında yaptığım tüm çalışmalar için hakkım helaldir. Antalyaspor Kulübü yöneticilerine, çalışanlarına, antrenör arkadaşlarıma, sporculara, her zaman destek sağlayan büyük taraftara her şey için teşekkürlerimi sunuyorum. Antalyaspor büyük bir markadır, hentbol branşında büyük başarılara imza atacağına inanıyorum. Başarılarının  uzaktan takipçisi olmaya devam edeceğim.  Yolunuz açık olsun.


//

Bakmadan Geçme