Mardin Hentbol Paneli Üzerine

Yazarımız Zeynur Pehlivan, “Mardin Hentbol Paneli” ardından yaşadıklarını sizler için paylaştı.

Mardin Hentbol Paneli Üzerine
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Hep görmek istediğim, hep gitmek istediğim bir yerdi Mardin. Ama bir türlü o biletini alamamıştım. Meğer bu gezinin içinde bir Hentbol Paneli olmasını, meğer Mardius Konağının açılmasını, meğer Kadir Kerimoğlu’nun Mardin Beşiktaşlılar Derneği başkanı olmasını bekliyormuşum.

“Zeynur hanım, hentbola ne kadar emek verdiğinizi biliyoruz. Mardin Beşiktaşlılar Derneği olarak Mardin’de bir Hentbol Paneli düzenlemek istiyoruz. Beşiktaş Mogaz Menajeri Berk Karahan, kalecimiz İbrahim Demir, yorumcu Barış Uzel ile birlikte sizinde burada bulunmanızı istiyoruz. Aramızda olursanız bizleri çok mutlu edersiniz” diye Kadir Kerimoğlu’ndan bir telefon aldığımda çok şaşırmıştım.

Bu sene Türk Hentbolunda kulüpler bazında çok güzel şeyler yapılıyordu. Beşiktaş Mogaz’ın Şampiyonlar Ligindeki mücadelesi, Ardeşen GSK ve Muratpaşa Belediyesinin başarıları, Kastamonu Belediyesi GSK’nın gerçekleştirdiği “Kastamonu Hentbol Fabrika’sı” bunların en güzelleri idi.

Haber

Mardin’de bir Hentbol Paneli düzenleneceği  haberi de tabii ki beni çok mutlu etmişti. Gören, duyan veya bilen var mı bilemiyorum ama ben bu güne kadar hentbolda bir panel düzenlendiğini hiç hatırlamıyorum.

“Hep Beşiktaş’ı yazıyorsunuz” diyenler buna çok üzülecek, bana çok kızacaklar biliyorum ama bu paneli de gerçek anlamda bir Beşiktaş sevdalısı olan, hayatının, ailesinin, işinin, kalbinin tam ortasında bir kartalla yaşayan, o nefes aldığında nefes alan, o uçtuğunda uçan, onun kanadının kırıldığında, kendi kanadı da kırılan, Beşiktaş için “Feda” denildiğinde her şeyini feda edebilecek olan Mardin Beşiktaşlılar Derneği Başkanı sayın Kadir Kerimoğlu düzenledi.

Önce Hentbol Paneli mi, yoksa Beşiktaş ve Kadir beyi mi anlatmak gerekir bilemiyorum ama madem yazı Beşiktaş ve Kadir Kerimoğlu ile başladı o zaman böyle devam edelim.

Beşiktaşlıların “Erkek adam renkli takım tutmaz. Bizim hayatımızda siyah-beyazdan başka renk olmaz” dediklerinde bu cümle bana, Fenerbahçelilerin “Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak” veya Trabzonsporluların dedikleri “Bize her yer Trabzon” gibi duymaya alıştığımız sıradan bir cümle gibi gelirdi.

Haber Ama bizi panele davet eden, Mardin Beşiktaşlılar Derneği  Başkanı Kadir Kerimoğlu’nu tanıdığımda bazı insanların  hayatlarının tam olarak siyah-beyaz olduğunu net olarak  anladım, gördüm. Derneğin kurucusu olan, yüzlerce çocuğun  spor yapması için Mardin’de Spor Okulları açan, Beşiktaş Mogaz’ın elde ettiği başarıdan etkilenerek şimdi de Hentbol takımlarını üst sıralara taşımak isteyen   ve bu nedenle bir Hentbol Paneli düzenleyen Kadir Kerimoğlu tam bir Beşiktaş tutkunu.

Beni havaalanından almaya geldikleri anda arabada duyduğum Beşiktaş Marşlarının o ana, o güne özel olduğunu sanmıştım. Ama üç gün boyunca bizimle birlikte olan Kadir Kerimoğlu’nu aracında başka hiç bir müzik dinlemedim.

Beşiktaşlıların düzenlediği bir panel ve Beşiktaş marşları.. “Normal” dedim içimden.. Ne güzel, her ayrıntı düşünülmüş.. Ancak zaman ilerleyip, kendisini tanımaya başladığımızda, hayatının 40 yılının, 24 saatinin böyle geçtiğini öğrendik.

Kadir Kerimoğlu, evlenirken, eşinin babasına, “Ben kazandığım herşeyi Beşiktaş için harcarım. “Kartal” isminde bir oğlum olması için evlenmek istiyorum. Bunu bilmenizi isterim” diyecek kadar açık sözlü ve Beşiktaş sevdalısıdır. Hayaline kavuştuğunu gördüğümüz, üzerindeki Beşiktaş eşofmanları ile tanışdığımız ve çok sevdiğimiz oğlu Kartal’ın kardeşinin ismi de “Beyaz” anlamına gelen Beyza’ymış.

Bize söylediği her şeyde gözlerimiz biraz daha fazla açılıyordu, biraz daha hayret ediyorduk. Ama daha bitmedi. Evlenirken ismini koymak istediği oğlu Kartal’ın eğitim gördüğü okulda, Revna Demirören’in yaptırdığı Beşiktaş İlkokulu.

Kadir beyin şimdi ki hayali ise; Beşiktaş tribünlerinden yükselen “Kartal, GOL, GOL, GOL, GOL!.. Kartal, GOL, GOL, GOL, GOL!..” seslerini, futbol okuluna devam eden oğlu Kartal için söylendiğini duymak.. Ne diyelim!.. İnşallah bunu hep birlikte duyarız.

Kadir beyin Beşiktaş’a olan sevgisini ben gördüm, sizin de anladığınızı düşünüyorum. Anlamayanlara ise şöyle bir örnekle anlatmaya çalışayım. Diyelim siz Kadir beyin aracına fena halde çarptınız. Kadir beyin aracında büyük hasar var. Kadir bey, haddinizi bildirmek için büyük bir hiddetle aracından inip sizin yanınıza doğru geliyor. Sizde büyük bir utanç ve mahcubiyet içinde, ne yapacağınızı bilmez halde, olacak her şeyi kabul etmiş bir şekilde arabanızdan iniyorsunuz. Ama bir de bakıyorsunuz ki, karşınızda “Olsun, olur böyle şeyler!.. Yeter ki cana gelmesin. Ben hallederim herşeyi.. Hadi, ikimize de geçmiş olsun.” diyen birisi var karşınızda..

Ne olduğunu anlamadınız değil mi?

Ben anlatayım. Tam Kadir bey kazaya sebep olan kişiye öfkeyle dalacak haldeyken, kaza yapan kişi korkarak araçtan iner. Ama Kadir bey şaşkına uğrar ve bir anda yelkenleri suya iner. Çünkü kaza yapan kişinin üzerinde Beşiktaş forması vardır. Beşiktaş onun için kutsaldır. Beşiktaş’a, siyah-beyaza sonsuz saygısı vardır ve “Cana gelen mala gelmesin. Hadi geçmiş olsun” der ve olay kapanır.

Böyle bir Beşiktaş sevdalısının düzenlediği Hentbol Panel için Mardin’deydik. İlçelerinin daha büyük nüfusa sahip olduğu, dinlerin, dillerin, değişik lezzetlerin, değişik kültürlerin, hiçbir kentte rastlamadığım mimarisi ile bizi fazlasıyla etkileyen Mardin’de..

Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü sayın Mustafa Kuzu’nun yönettiği ve Artuklu Üniversitesi, Atatürk Kültür Merkezi Konferans Salonunda gerçekleşti panel. Mardin Vali Yardımcısı sayın Tolga Kamil Ersöz’ünde aralarında bulunduğu, genç hentbolcu ve sporseverlerle birlikte olduk.

Haber

Açılış konuşmasında sayın Kadir Kerimoğlu, genel olarak yukarıda bahsettiğim konuların yanısıra, futbola yaptıkları yatırımlardan sonra, “Salonda Ekol” olan takımlarının desteği ile Mardin’de ki hentbol takımlarının daha iyi yerlere geldiğini görmek ve seneye bitecek olan Spor Salonunun açılışında Beşiktaş Mogaz ile bir hentbol maçı yapmak olduğunu söyledi.

Mardin Vali Yardımcısı sayın Tolga Kamil Ersöz’de, “Bugün Mardin Sporu adına gurur günlerimizden birini yaşadık. Mardin’de ilk defa profesyonellerle bir Spor Paneli düzenledik. Biz idareciler olarak kendimize bu soruyu sormalıyız. Biz spor adına ne yaptık? Türk sporunun sıkıntısı budur.” dedi.

Mardin Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü sayın Mustafa Kuzu’da, “ Düzenlenen Panelin Sporcularımızın özgüvenlerini yükselteceğini düşünüyorum. Hiçbir başarı tesadüf değildir. Hentbol takımımız 2.ligi kadar yükseldi. İlimizde sporun gelişmesi ve güçlenmesi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Haber

Bizlere yöneltilen her soru da çok güzel sorulardı. Ama bir genç kızımızın, “Başarılı olmak için önümüzde hiç bir örnek yok. Mardin gibi bir yerde nasıl başarılı olabiliriz?” sorusu bence herşeyi özetliyordu.

Panelistler olarak bizlerde, Şampiyonlar Liginde mücadele eden Beşiktaş Mogaz’ı, bir il değil, bir ilçe olan Ardeşen GSK’nün geldiği yeri veya yurtdışında oynayan tek sporcumuz olan Can Çelebi’yi örnek göstererek, onlarında önlerinde bir model olmadığı halde büyük işler başardıklarını ve iyi bir yönetim, iyi bir antrenör, iyi bir eğitimle bunların mümkün olacağını ve bunun için sadece istemek, çok ama çok çalışmak olduğunu anlatmaya çalıştık.

Hentbolun ne kadar güzel bir spor olduğunu, Mardin gibi illerde, kendilerinin her an yanında olan Vali Yardımcısı sayın Tolga Kamil Ersöz, Milli takım antrenörü sayın Murat Dur ve bütün varını yoğunu spor için harcayan sayın Kadir Kerimoğlu gibi insanlara sahip oldukları için şanslı hissetmelerini, dört büyüklerden uzak kentlerde, her an çalışma imkanı bulabilecekleri salonları olmasının büyük kolaylık olduğunu, ellerinde cep telefonu ile evinde oturan değil, tertemiz bir havanın, tertemiz bir arkadaşlığın, oyun oynamanın, doğayla mücadele etmenin, doğayla oyun oynamanın tadını çıkaran sokaktaki güçlü çocuklarla bunun daha kolay olduğunu anlatmaya çalıştık. Umarız birbirimizi anlamışızdır.

HaberOnlar bizim dediklerimizi anlamaya çalışırken biz de onları ve Mardin’i anlamaya, tanımaya çalışıyorduk. Ertesi gün kahvaltımızı, benim ve eşimin antrenörü, okulda oğlumun öğretmeni olan, yani bizim ailenin eğitiminden sorumlu olan, eski federasyon başkanımız sayın Günal Ensari’nin daveti üzerine Mardius Konak’ında yapmayı planlamıştık.

Daha önce Mardin’e giden ve Mardius Konak’ı gören arkadaşlardan Konak’ın ne kadar etkileyici olduğunu duymuştuk ama Vali Yardımcısı Tolga Bey, Kadir bey, Berk, İbrahim, Barış bey, BJK TV’den Erdem ve Uğur  ile her bir yapıya, her bir esere ayrı ayrı bakarak, esrarengiz dar yokuşlu sokaklardan geçip Mardius Konak’ına ulaştığımızda ve “Mardius-Tarihi Konak, Özel Konaklama Tesisi” yazısını gördüğümüzde, burasının gerçekten çok özel olduğunu, Günal Hoca’nın ve arkadaşlarımızın bize çok az şey anlattığını fark ettik.

Ben olsam gördüğüm bu muhteşem, bu etkileyici ve bu hikayesi güzel olan tarihi Konak’ı şöyle anlatırdım.

“Arkadaşlar Mardin; mimarisi, tarihi, camileri, türbeleri, manastırları, kiliseleri ile farklı din ve dillerin birarada yaşadığı, hiçbir şeyi, hiçbir yeri, hiçbir şehre benzemeyen, mutlaka gidilmesi, görülmesi gereken bir şehir. Oraya gittiğinizde de mutlaka, size Mardin’de olduğunuzu hissettirecek, Mardin’in mimarisini, Mardin’in tarihini, Mardin’in kültürünü, Mardin’in lezzetlerini, Mardin insanının sıcaklığını bulabileceğiniz bir yerde kalmalısınız.

Eski Mardin’in en güzel yerinde yer alan, original yapısına sadık kalınarak restore edilmiş, dışı kadar içinde kullanılan her malzemeye büyük özen gösterilen, yediğiniz herşeyden biraz daha yemek isteyeceğiniz,   temiz havasından ve konforundan etkilenip yerinizden kalkamayacağınız kameliyelerin ve bütün Mardin’inin ayaklarınızın altında olduğu Tarihi Mardius Konak’ta kalmalısınız.” diye anlatırdım.

Eminim oraya gittiğinizde sizde Günal Hoca’nın bizi kahvaltıya davet ederken dediği, “Zeynur, bizim Konak’ta kahvaltı edin. Memnun kalacaksınız.” gibi sade bir şekilde değil de, benim gibi “Arkadaşlar!.. Mardius Konak’ta bir kahvaltı var!.. Ben böyle lezzetli kaymak, böyle lezzetli ekmek, böyle lezzetli kavurmalı omlet görmedim, tatmadım. Zahterin bile ne olduğunu orada öğrendim. Masaya gelen her lezzet, anında bağlıyor sizi.. Sizde zaten o masadan kalkmak istemiyorsunuz.” gibi anlatırdınız.

Ensari ailesine ait olan bu Konak’ın diğer bir özelliğide her odaya, aile fertlerinin isimlerinin verilmiş olması. Yani Mardius Konak’ında, yalnızca Konak’ın mimarinin bozulmamasına ve yaşatılmasına sadık kalınmamış, aynı zamanda Ensari ailesinin soy ağacının bozulmamasına ve yaşatılmasına sadık kalınmış, özen gösterilmiş.

Göreceksiniz siz de benim gibi bu Konak’a gittiğinizde ve damağınızda bu tatlarla ayrıldığınızda, inanın birkaç gün gözünüzün önüne hep o masa, dilinize hep o tat ve oradan baktığınızda deniz gibi görünen Mezopotamya ve “Mezopotamya’ya Tepeden Bakan Şehir Mardin” in en güzel yerinde olan Mardius Konak’ta yaşadıklarınızı hatırlayacaksınız.

Ben Mardin’den, kafam ve midem fazlasıyla dolu, fazlasıyla eksik, fazlasıyla mutlu olarak döndüm.

Haber

Eski-yeni Mardin, Mardius Konak, Dara Antik Kenti ve Süryani Kadim Deyrulzafaran Manastırını gibi yerleri görmenin; bütün zamanlarını Beşiktaş Mogaz Hentbolun başarısı için harcayan Berk Karahan ve İbrahim Demir ile birlikte olmanın; bu gezilerin birçoğunda bizimle birlikte olan, bize zaman ayıran Vali Yardımcısı sayın Tolga Kamil Ersöz beyi; bizi misafir eden, Beşiktaş sevdasının ne demek olduğunu gördüğüm sayın Kadir Kerimoğlu’nu; en az onun Kadir bey kadar siyah- beyaz renklere tutkun olan, amatör sporların yaşaması için büyük gayret gösteren, renkli kişiliği ile Mardin’de ki her anımızı daha da keyifli kılan yorumcu sayın Barış Uzel’i ve BJK tv’den gelen Uğur Koçkaya ile Erdem Keleş’i, panelde tanıştığım ve Mardin hentboluna büyük katkı sağladığını duyduğum sayın Murat Dur ile onun gülen yüzlü hentbolcuları tanımanın mutluluğu ile döndüm.

Haber

Bunlar ve bu insanları hiç unutmayacağım. Mardin’de bir Hentbol Paneli düzenlendiğini ve bunun için orada olduğumuzu hiç unutmayacağım.

Ve tabii ki teşekkürü hak eden insanlara teşekkür etmeyi unutmayacağım.

Teşekkürler sayın Tolga Kamil Ersöz, sayın Kadir Kerimoğlu ve sayın Günal Ensari.. Bu güzellikleri sizin sayenizde yaşadım ve yazıyorum.

Her şey için çok teşekkürler.. Umarım bu misafirperverlik, bu tarih, bu kültür, bu tat, bir gün Hentbol Süper Lig karşılaşmasına da ev sahipliği yapar.

Bakmadan Geçme