Ozan Can Sülüm: “Makedonların zaferi…”

Eurosport TR – Tivibuspor Spikeri, Dünya Hentbolunu yakından takip eden Ozan Can Sülüm, hentbol severler için VELUX EHF Final4 finalini kaleme aldı.

OZAN CAN SÜLÜM / HENTBOLHABER.NET –  Lanxess Arena’da VELUX EHF Şampiyonlar Ligi’nin artık Euroleague benzeri bir seviyede olduğunu herkese anlatan bir şovla başlayan PSG-Vardar finali, Ivan Çupiç’in son saniye golüyle yeni kurulan SEHA Lig’e ilk Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu getirdi.

Lanxess hentbolun evi çok uzun süredir. Bu evi yıllardır neredeyse bir yıl öncesinden aldığı biletlerle dolduran muhteşem seyirci toplulukları, her daim ekran başına kadar muhteşemliğini ulaştıran final four havası ve maçların kalitesi bir yana, bu sezon EHF’nin Melanie C sürprizi, onun şovuyla başlayan final günü ve işin görsel boyutu beni tek bir şeye ikna etti; Avrupa hentbolu artık üvey bir spor değil. Belki birkaç değerini para ve sponsorlara kaybedecek, fakat yıllardır hak ettiği yere ulaşacak yakın zamanda.

 

Şampiyon HC Vardar kupasına kavuştu. Detaylar www.hentbolhaber.net #hentbol #handball #hentbolhaber #ehfcl #ehffinal4 foto : @angieee11

HentbolHaber.Net (@hentbolhaber)’in paylaştığı bir gönderi ()

Vardar’ın ilk Şampiyonlar Ligi Final Four’unu oynuyor olması düşüncesi gördüğüm kadarıyla birçok hentbol yazarının ve izleyicisinin onları daha “panikleyecek taraf” olarak göstermesine yol açmıştı. İspanyol iskeletinin sezon boyunca ne kadar önemli olduğunu gösteren Makedonlar, gürültülü seyircilerinin de desteğiyle finale hakikaten çok iyi başladılar. PSG’nin neden bu kadar gergin ve kırılgan başladığını anlamak biraz güç. Özellikle Nikola Karabatic takımı ayakta tutacak şekilde maça başlamasa, biraz sessiz kalsa, maçın erken kırılma ihtimali oldukça yüksekti. Vardar’ın özellikle merkez savunması sayesinde PSG’yi ilk 18 dakikada 4 golde tutması, maçta atılan ilk 12 golün 7’sinin kanatlardan gelmesi ve iki efsane kalecinin daha maç başında %50’lik kurtarış ortalaması tutturarak maça devam etmesi finalin momentumunun sürekli değişmesine sebebiyet verdi. PSG’de Narcisse’in bençten yaptığı katkı sayesinde Fransızlar ilk yarının son 12 dakikasında 8 gol bularak maça ortak olmasalar, ikinci yarı Vardar için aktif dinlenme şeklinde geçebilirdi.

Dikkatimi çeken bir nokta, maçın 40-45. dakikaları arasında Noka Serdarusic’in verdiği ekstra oyunculu hücum kararı oldu. İki dakika cezası yokken ve Vardar bitime 20 dakika kala sadece 2 farklı öndeyken kaleyi boşaltmak ve bundan sebep iki gol yemenin yanında, böyle bir hücum kurup bunu Mikkel Hansen’in 9 metreden sonuçlandırmasını beklemeyi gerçekten anlayabilmiş değilim. İkinci yarıda özellikle Luka Cindric’in hücumda tıkanan Vardar’ın tüm sorumluluğunu üstlenmesi, Karabatic’in bir türlü dinlenme fırsatı bulamaması ve yine Mikkel Hansen’in kritik anlarda yaptığı büyük hatalar sayesinde Vardar maçın son bölümüne üstün girdi.

Senaryoyu tersine çevirsek, büyük ihtimalle Vardar, PSG karşısında böylesine tutunamazdı. Ancak iskeletinizde Fransa’nın yenilmezleri olunca, kötü oynanan finalde maça tutunabiliyorsunuz. Omeyer’nin kurtardığı Dibirov şutu, Karabatic’in asisti ve Narcisse’in golüyle 7 saniye kala eşitlik geldiğinde herhalde herkes hesabını uzatmaya göre yapmıştır. Ancak sezonun gol kralı ve en değerli kanat oyuncusu Uwe Gensheimer’in bence amatör şekilde Ivan Cupic’in önüne çıkmak yerine Niko Karabatic’e yardım götürmek için merkeze adım atmasıyla 59:59’da gelen gol, Vardar’ın şampiyonluğunu ilan etti.

Raul Gonzalez İspanyol teknik adamların VELUX EHF Şampiyonlar Ligi kazanma geleneğini devam ettirdi. Çok büyük geleneklerin ve çok büyük ekiplerin içinden böylesine çıkıp, PSG’yi sadece 23 golde tutarak VELUX EHF Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmanın tarifi çok az. Son dört finalistin üçünün Doğu Avrupa’dan çıktığı, Alman ve İspanyol geleneğinin kırıldığı Şampiyonlar Ligi’nin yeni şampiyonu Vardar. Doğu Avrupa’ya kayan hentbol ekseninin ülkemize de fazlasıyla rüzgar getirmesi dileğiyle…




Bakmadan Geçme