Danimarka, Norveç ve İsveç ev sahipliğinde 29 Kasım-17 Aralık 2023 tarihlerinde düzenlenecek olan 26. Dünya Kadınlar Hentbol Şampiyonası başladı.
Bu başlangıcın ülkemizde önceki turnuvalara nazaran heyecan yaratmadığı kanaatindeyim. Dahası ülkemizde hentbola dair bir motivasyon kaybı meydana geldiğinin düşüncesindeyim. ‘Küçük mutluluklar bize yeter’ düşüncesiyle kapalı devre yayın yapan bir lokasyon gibi olmuşuz gibi bir düşünce var zihnimde. Biraz hentbol gündemini karıştırdığımda bu düşüncelere kapıldım. Umarım hata bendedir, umarım hissiyatım yanlıştır.
Ekranlardan Takip Edebileceğiz, Ekran Dediysem…
Kadınlar Dünya Şampiyonası başladı. Sekiz grup, her grupta dört takım ve toplamda otuz iki (32) takımdan oluşan bir şampiyona. Grönland, İran, Şili, Ukrayna, Kazakistan dahi var. Biz tabi ki televizyon, bilgisayar vb.) başında. Haaa o da internet üzerinden yanlış anlaşılmasın. IHF Competitions YouTube kanalı üzerinden.
Kaderimiz/Kederimiz Coğrafyamız Mı?
Dünya Şampiyonası’nda ülke olarak biz neden yokuz? Belki hatırlarsınız: Avrupa kıtasında olduğumuz ve sözüm ona hentbolun beşiği ülkelerle yarıştığımız için Dünya Şampiyonası bileti alamadığımız tezi ileri sürülmüştü bir zamanlar.
Bu tezi çürüten iki karşılaşma söyleyelim hemen. Turnuvanın ikinci gününden: Fransa-Angola ve Almanya-Japonya maçları…
Angola, Olimpiyat, Dünya ve Avrupa şampiyonu olmuş rakibi Fransa ile son saniyeye kadar başa baş bir mücadele sergiledi. Hatta maçı MVP seçilen oyuncusu tanıdığımız bir isim olan Angolalı Azenaide Danila José Carlos oldu. Fransa ecel terleri döktü resmen. Son hücumu golle bitiremeyen Angola üzgünken, Fransa oyuncularının yüzündeki şaşkınlık, panik, ucuz kurtulduk ifadeleri rahatça okunuyordu.
Diğer takım olan Japonya. Almanya’ya Fransa’nın yaşadığı hisleri tattırdı. Hatta Almanya süre 59:58 iken attığı golle maçı bir sayı ile kazandı. Almanlardaki sevinç neredeyse Norveç’i yenmiş gibiydi.
Avrupa kıtasındaki takımların hali Dünya Kupası’nda böyleyken, kaderimiz/kederimiz coğrafya mı gerçekten?
Biz Sadece Alkışlıyoruz!
Bu gibi takımlar hızla irtifa kazanırken, biz sadece alkışlıyoruz. Alkışlayan olmaktan alkışlanan olmaya geçiş ne zaman olacak sorusunun, merakla beklenen cevabı kimde, hangi sistemde gizli?
Biz düşüneduralım… Bir süre daha ekranlardan izleyeceğiz gibi görülüyor.
Hadi hayırlısı bakalım.